Hiç o fasulyeden domates bekledin mi sen peki? Beklemedin tabi, çünkü fasulye ekmiştin, fasulye bekliyordun..
Şimdi ne değişti peki? Fasulyeler artık domates de olabiliyor mu yoksa çoğumuz boş umutlar peşinde mi hala? Kim bilir belki de onlar becerememişlerdir fasulye deneyini, hoş ben de onlardan biriydim. Belki de hala hayata ektiğim fasulyelerin büyümediğini görünce tepki veriyorumdur. Bir fasulye neden büyümez? Su vermezsin de ondan. Belki de ben yeterince su vermedim hayatımdaki fasulyelere? Bir ihtimal onlar sihirliydi de ben onları pamuğa mı gömdüm yoksa?
Bu sorular hep aklımda..
Doğru düzgün bir programım olmadan bir şeyler başarmaya çalışıyorum mesela hala, yapacağım şeylerin kendi kendine olmasını bekliyorum ara sıra, neden diyorum bolca, boş zamanım olsa neler yaparım diyorum, boş zamanımda boş duruyorum. Ben olanların farkındayım da fasulyelerden sihir bekliyorum..
Boşuna..
Bazen de farkında oluyorum, ne yapıyorum diyorum. Bu zamana kadar bana yardım eden esinti ya giderse diyorum. Ya kesilirse rüzgarım, ne yaparım bilmiyorum..
Ben kendimi tanıyorum diyorum ya, en büyük yalanı söylüyorum. Ben bile kendimi tanımıyorum. Neler yapabileceğimin farkında olmuyorum bazen. Yapamayınca da 'istesem yaparım' diyorum. Ve istiyorum da bazen, yapamıyorum. İşte o an vicdan giriyor devreye. Bir güzel ayarı verip geri gidiyor. Ben yine kendimle konuşurken buluyorum kendimi. Kendimi sorguluyorum, cevap veremediğim sorular soruyorum bazen..
Bundan sonra ne olur bilmiyorum, bir şey hariç,
Ben fasulye ağacı dikmek istiyorum..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder